Kovid-19 tanısıyla tedavi altına alınan diş hekimi Seyfi Gür hayatını kaybetti
Ankara'da Kovid-19 tanısıyla tedavi altına alınan diş hekimi Seyfi Gür hayatını kaybetti.
koronavirüs (Kovid-19) salgını Türkiye’de yayılımını sürdürürken, virüs bulaşan sağlık çalışanı sayısı da artıyor.
Ankara Tabip Odası tarafından Twitter üzerinden yapılan açıklamada, Bayındır Hastanesi’nde Kovid-19 tanısıyla yatan Diş Hekimi Seyfi Gür’ün hayatını kaybettiği belirtildi.
Gür’ün başkentte Kovid-19 nedeniyle hayatını kaybeden ilk sağlık çalışanı olduğuna dikkat çekilen açıklamada, “Yakınlarına sabır ve başsağlığı diliyoruz. Ankara’da Kovid-19 nedeniyle hayatını kaybeden ilk sağlık çalışanı arkadaşımızı unutmayacağız” ifadelerine yer verildi.
Ankara Bayındır Hastanesi'nde Covid-19 tanısıyla yatan Diş Hekimi Seyfi Gür vefat etmiştir.
Yakınlarına sabır ve başsağlığı diliyoruz.
Ankara’da Covid-19 nedeniyle hayatını kaybeden ilk sağlık çalışanı arkadaşımızı unutmayacağız. pic.twitter.com/5cjHEGrKE8
— Ankara Tabip Odası (@ankaratabipoda) April 9, 2020
Diş Hekimi Seyfi Gür’den Üzücü Haber
7 Nisan Tarihinde Ankara Dişhekimleri Odası Diş Hekimi Seyfi Gür için bir duyuru paylaşmıştı. Meslektaşı için immün plazma tedavisinde kullanılmak üzere KOVID-19 geçirip 14 günlük süreyi dolduran ve 2 kez negatif sonuç alan kişilerden A rh (-) kan duyurusu yapmıştı.
İMMÜN PLAZMA TEDAVİSİ NEDİR?
İmmün Plazma tedavisinde koronavirüs (Kovid-19) tanısı konan ve tedavi sürecinin ardından iyileşen hastalardan alınan ve Türk Kızılayı tarafından toplanan kan plazmalarının ağır durumdaki vakaların tedavisinde kullanılması amaçlanıyor. Bu sayede kan plazması ile kritik durumdaki hastaların tedavi edilmesi hedefleniyor.
Plazmada yer alan “immünglobulin” denilen antikorlar, yoğun bakıma alınmış, solunum sıkıntısına girmiş, durumu kötüye giden ve riski yükselmiş hastaları tedavi edici özellik taşıyor.
“COVİD-19 teşhisi ile Özel Bayındır Söğütözü Hastanesinde yatmakta olan meslektaşımız Sayın Diş Hekimi Seyfi Gür için daha önce COVID-19 geçirip 14 günlük süreyi dolduran ve 2 kez negatif sonuç alan kişilerden A rh (-) kana ihtiyaç vardır. İletişim: Ceylan GÜR YAZICIOĞLU “
COVİD-19 teşhisi ile Özel Bayındır Söğütözü Hastanesinde yatmakta olan meslektaşımız
Sayın Seyfi GÜR için daha önce COVID-19 geçirip 14 günlük süreyi dolduran ve 2 kez negatif sonuç alan kişilerden A rh (-) kana ihtiyaç vardır.İletişim:
Ceylan GÜR YAZICIOĞLU
05327909914— Ankara Dişhekimleri Odası (@ADO_CDA) April 7, 2020
Diş hekimliği hizmetinde olası bulaşma yolları
Covid-19’in diğer Koronavirüs enfeksiyonları gibi solunum salgıları ile bulaştığı düşünülmektedir. Hasta kişilerden öksürük, hapşırık, gülme, konuşma sırasında çevreye saçılan virüs içeren solunum salgısı damlacıkları, sağlam kişilerin mukozalarına temas ederek bu kişilerin hastalanmasına neden olur. Hastalığın bu şekilde insandan insana bulaşması için yakın temas (1 metreden yakın) gereklidir. Enfekte bir kişi öksürdüğünde veya hapşırdığında, ağıza gire solunum damlacıkları ya da yakındaki insanların burunlarına ve muhtemelen akciğerlere solunabilir.
Covid-19 ile enfekte olmuş kişiler için asemptomatik inkübasyon süresinin ~ 1-14 gün olduğu hatta 24 gün sonrası da bildirilmiştir; böylece semptomları olmayanların da virüsü yayabileceği doğrulanmıştır. Enfekte bireylerin tükürüğünde canlı virüslerin bulunduğu da bildirilmiştir. Ayrıca, Covid-19’un hücreye SARS koronavirüsüyle aynı yoldan ancak daha yüksek bağlanma afinitesi ile ACE2 yoluyla konakçı hücrelere girdiği anlaşılmıştır. Hızla artan vaka sayısı ve insandan insana bulaşma virüsün SARS-CoV ve MERS-CoV’den daha bulaşıcı olduğunu düşündürmeğe başlamıştır. Korumanın başarısız olmasının özel nedenleri araştırılacaktır.
Dişhekimliği hastaları ve çalışanları, ağız boşluğunu ve solunum yollarını enfekte eden virüsler ve bakteriler dâhil patojen mikroorganizmalara maruz kalabilirler. Diş tedavi ortamı hastalarla yüz yüze, sıklıkla tükürük, kan ve diğer vücut sıvılarına maruz kalma ve keskin aletlerin kullanılması gibi işlemlerle Covid-19 enfeksiyon riskine her zaman açıktır.
Patojen mikroorganizmalar, havadaki mikroorganizmaların solunması yoluyla ağız ortamına bulaşabilir. Bulaşma havada uzun süre asılı kalabilen, kan, ağız sıvıları ya da diğer hasta materyalleri ile doğrudan temas, konjonktival, nazal ya da ağız mukozası enfekte olmuş bir kişiden ve maske olmadan öksürerek ve konuşarak kısa bir mesafelere, damlacıklar ve aerosollerle ve kontamine aletler ve kontamine çevresel yüzeylerle dolaylı temas ile gerçekleşebilir. Aerosol, devirli aletler ve hava-su şırıngalarından havaya karışan damla ve damlacıklardır. Su, tükürük, kan, bazı döküntüler ve mikroorganizmalar içerir. Çapı 10 mikrometreden büyük olan damlacıklar ağırlıkları nedeniyle hemen yüzeylere inerler. Çevrenin kontaminasyonu içerdiği mikroorganizmaların bulaşması ancak doğrudan temasla gerçekleşebilir. Oysa çapı 10 mikrometreden küçük olan aerosoller damlacık çekirdekleridir. Havada asılı kalabilen, solunabilen büyüklükte ve çıplak gözle görülemeyen damlacıklardır. Bu nedenle diş hekimliğinde SARS-Cov’un havadan yayılımı birçok literatürde bildirildiği gibi Covid-19’un da tükürük ve kanla damlacıklar ve damlacık çekirdekleri ile yayılmasından endişe edilmektedir.
SARS-CoV, MERS-CoV ya da endemik- bir toplumda düşük düzeyde her zaman var olan infeksiyon tipi-insan koronavirüsleri (HCoV) gibi insan koronaviruslarının metal, cam veya plastik gibi yüzeylerde birkaç güne kadar kalabildiği; hatta HCoV’un oda sıcaklığında 2 saatten 9 güne dek bulaşıcı kaldığı gösterilmiştir. Bu nedenle kontamine yüzeylerin potansiyel bir koronavirüs bulaşma kaynağı olduğu vurgulanmaktadır. Dişhekimliği uygulamaları ile yüzeyler enfekte hastalardan gözle görülmese de kirleneceğinden Covid-19’un yüzeylerde kalıcılığını azaltmak için temiz ve kuru tutulmalıdır.
Dişhekimliği hizmetinde enfeksiyon kontrolleri
Dişhekimliğinde hasta tanı ve tedavisi sırasında Covid-19 bulaşmasını önlemek için hasta değerlendirmesi, el hijyeni, diş hekimleri için kişisel koruyucu önlemler, diş prosedürlerinden önce virüs bulaşmasını engelleme yolları üzerinde durulmaktadır.